Kirlilik, oldukça aşina olduğumuz bir kelime. Hava kirliliği ise, içeride veya dışarıda havanın kirlenmesini ifade eden bir türüdür.

Havada meydana gelen fiziksel, biyolojik veya kimyasal değişiklikler kirlilik olarak adlandırılabilir. Herhangi bir zararlı gaz, toz, duman atmosfere girdiğinde bu ortaya çıkar ve hava kirlendiğinde bitki, hayvan ve insanların hayatta kalmasını zorlaştırır.

Yaşayan her şeyin devamlılığı, topluca atmosferi oluşturan gazların bir kombinasyonundan kaynaklanmaktadır; bu gazların yüzdesindeki artış veya azalıştan kaynaklanan dengesizlik hayatlarımızı zorlaştırır.

Gezegendeki ekosistemlerin varlığı için çok önemli olduğu düşünülen ozon tabakası, artan kirlilik nedeniyle tükenmektedir. Atmosferdeki artan gaz dengesizliğinin doğrudan bir sonucu olan küresel ısınma, çağdaş dünyanın hayatta kalmak için üstesinden gelmesi gereken en büyük tehdit ve zorluk olarak bilinir hale gelmiştir.

Hava kirliliği, görünmez ve görünür hava kirliliği olmak üzere 2’ye ayrılabilir.

Görünür hava kirliliği adından da anlaşılacağı gibi görünür olabilir.

Görünmez hava kirleticileri daha az fark edilir, ancak daha ölümcül olabilirler. Görünmez hava kirleticilerine en iyi örnekler kükürt dioksit, karbon monoksit ve azot oksitlerdir.

Daha derine inersek, birincil ve ikincil hava kirleticilerine ayrılabilir.

Öncelikle hava kirleticileri birincil kaynaklardan veya ikincil kaynaklardan kaynaklanabilir. Sürecin doğrudan bir sonucu olan kirleticiler birincil kirleticiler olarak adlandırılabilir. Birincil kirleticinin klasik bir örneği, fabrikalardan yayılan kükürt dioksit olacaktır.

İkincil kirleticiler, birincil kirleticilerin birbirine karışması ve reaksiyonlarının neden olduğu kirleticilerdir. Birkaç birincil kirleticinin etkileşimi tarafından oluşturulan duman, ikincil kirletici olarak bilinir.

Peki, hava kirliliğinin kaynakları nelerdir?

Hava Kirliliği Nedir?

Doğal Kaynaklar

Doğal kirlilik kaynakları arasında yeşil alanı çok az olan veya hiç olmayan yerlerden rüzgarla taşınan tozlar, canlıların vücut süreçlerinden salınan gazlar (solunum sırasında insanlardan gelen karbondioksit, sindirim sırasında gelen Metan, fotosentez sırasında bitkilerden gelen oksijen) sayılabilir.

Çeşitli yanıcı nesnelerin yanması sonucu oluşan duman, volkanik patlamalar vb. ile birlikte kirli gazların salınımı da bu kategoriye girer.

Beşeri Kaynaklar

Hava kirliliğine yönelik insan yapımı kaynaklara bakıldığında bunu 2 kategoride inceleyebiliriz:

Dış mekan: Başlıca dış ortam kirlilik kaynakları arasında elektrik üretimi, araçlar, tarım/atık yakma, sanayi ve bina ısıtma sistemleri yer almaktadır. Duman özellikleri belirgin bir bileşendir.

Biyokütle, fabrikalar, araçlar, fırınlar gibi çeşitli yerlerden yayılan duman olabilir.

Düzenli depolama alanlarına atılan atıklar, çeşitli şekillerde zararlı olan metanı üretir. Bazı gazların ve kimyasalların reaksiyonları da canlıların sağlığı için tehlikeli olabilecek zararlı dumanlar oluşturur.

İç mekan: Düşük ve orta gelirli ülkelerde, çoğunlukla gübre, kömür ve odun gibi yakıtların verimsiz sobalarda veya açık ocaklarda yakılması, sağlığa zarar veren çeşitli kirleticiler üretir. Bunlara karbon monoksit, metan, partikül madde (PM), poliaromatik hidrokarbonlar (PAH) ve uçucu organik bileşikler (VOC) dahildir.

Kokusuyla Büyüleyen Fesleğenin Faydaları” başlıklı blog yazımıza gidebilir ya da Önemse kategorisine geri dönebilirsiniz.