Evlerimizde kullandığımız suyun göl, nehir veya akiferinizden geldiğini ve toplumun günlük eylemlerinin bu suyun kalitesini etkilediğini unutmamalıyız. İçinde yaşadığımız ekosistemler hassastır ve kanalizasyona veya oluklara girenler mahallenizdeki flora ve faunayı zehirleyerek suyun kalitesini değiştirebilir.

Sistemlerimizden çıkan atık suyun kalitesi ve sistemlerimize gelen kaynak suyunun kalitesi, daha kapsamlı altyapıya ihtiyaç duyması nedeniyle arıtma maliyetlerini etkiler – bu da bizler için daha yüksek maliyetlere neden olabilir.

Her birimizin yerel su kaynakları üzerinde hem su kalitesi hem de miktarı açısından bir etkisi vardır. Topluluklar ve bireyler, içme suyu kaynaklarının kirlenmeden korunmasında aktif rol alabilirler. İşte bu yüzden size kaynak suyunu korumak adına yerel düzeyde atabileceğiniz birkaç adımdan bahsettik!

Zararlı Malzemeleri Uygun Şekilde Kullanın

Tehlikeli atıkları kanalizasyona veya yere dökmeyin. Bu, toprağı, yeraltı suyunu veya yakındaki yüzey suyunu kirletebilir. Günlük hayatta kullanılan bir dizi ürün, yeraltı veya yüzey sularını kirletebilecek tehlikeli veya zehirli maddeler içerir, aşağıdakiler bunlara örnektir:

  • Motor yağı,
  • Tarım ilacı,
  • Artık boyalar veya boya kutuları,
  • Naftalinler,
  • Ev temizleyicileri.

Çim ve Bahçe Kimyasalları Kullanırken İki Kez Düşünün

Pestisit veya gübre kullanımını sınırlayın ve daima etiket talimatlarını izleyin. Birçok gübre ve böcek ilacı, toprakta dolaşabilen ve yeraltı sularını kirletebilen veya yağmur sularında nehirlere, akarsulara ve göllere kaçabilen zararlı kimyasallar içerir.

Suyumuzu Nasıl Koruruz?Septik Sisteminizin Bakımını Yapın

Yeraltı suyu, içme suyu ve çevre için tehlike oluşturan kötü veya arıtılmamış evsel atık sularla kirlenebilir. Arızalı septik sistemler bakteri, virüs ve kimyasalları yerel akiferlere ve su yollarına bırakır. Ortalama bir ev septik sistemi, en az üç yılda bir septik servis uzmanı tarafından denetlenmelidir. Elektrikli şamandıralı şalterler, pompalar veya mekanik bileşenlere sahip alternatif sistemler, genellikle yılda bir kez kontrol edilmelidir.

İlaçlarınızı Uygun Şekilde Atın

Septik tankların kullanıldığı evlerde, tuvalete atılan reçeteli ve reçetesiz satılan ilaçlar toprağa ve yeraltı sularına sızabilir. Konutların atık su arıtma tesislerine bağlı olduğu şehir ve kasabalarda, lavaboya dökülen veya tuvalete atılan reçeteli ve reçetesiz ilaçlar arıtma sisteminden geçerek nehir ve göllere girebilmektedir. Bu su kaynakları, topluluk içme suyu kaynaklarına karışabilir. Su arıtma tesisleri genellikle ilaçları rutin olarak uzaklaştıracak donanıma sahip değildir.

Kullandığınız Sabun ve Deterjanlara Dikkat Edin

Duşlarınızı veya tuvaletlerinizi temizlemek için kullandığınız ürünler son derece zararlı olabilir. Ayrıca çamaşırları yıkarken kullandığınız sabun ve deterjana da dikkat edin.

İhtiyacınızdan Fazla Su Kullanmaktan Kaçının

Su sınırlı bir kaynaktır. Nüfus arttıkça, yeterli miktarda temiz suya sahip olma ihtiyacı ve arıtma maliyetleri artacaktır. Bu yüzden suyu fazla kullanmamaya özen göstermeli ve ona hakettiği değeri vermeliyiz.

“Güne nasıl başlamalıyız?” başlıklı blog yazımıza gidebilir ya da Önemse kategorisine geri dönebilirsiniz.