Herkesin bildiği gibi zeki olmanın birçok avantajı bulunur. Zekâ seviyeleri daha yüksek kişiler, okulda ve işyerinde daha başarılı olma eğilimi gösterir. Bunun nedenleri tam olarak bilinmese de bu kişiler daha uzun yaşarlar ve daha sağlıklı bir yaşam sürerler. Üstelik iş yaşamlarındaki başarılarından dolayı da çoğu zaman yüksek maaş alarak iyi yaşam standartlarına sahip olurlar. Tüm bu olumlu özelliklerinden dolayı herkes dönem dönem IQ’su yüksek insanlara özenmiştir.

Konu psikolojik rahatsızlıklara geldiğinde ortada çok fazla yanlış bilgi dolanabiliyor. Örneğin ruhsal bir rahatsızlığı olan kişilerin zekâ seviyesinin de düşük olduğu düşünülür. Oysa insanların sahip olduğu psikolojik rahatsızlıkların düşük zekâ seviyesi ile doğrudan bir ilgisi çoğu zaman bulunmuyor. Ve hatta yüksek IQ’lu kişilere psikolojik rahatsızlık teşhisi konma oranı daha yüksek bir olabiliyor! Bilimsel araştırmalar zekâ ile psikolojik hastalıklar arasında bir nedensellik değil ancak bir korelasyon olduğunu ortaya koyuyor.

2018 yılında Intelligence’ta yayınlanan bir çalışma, aşırı zeki bireylerin bir dizi psikolojik ve fizyolojik rahatsızlıktan mustarip olma riskinin çok daha yüksek olduğunu söylüyor. Yapılan bu araştırma, duygudurum bozuklukları (depresyon ve bipolar), anksiyete bozuklukları (genelleştirilmiş, sosyal ve obsesif-kompulsif), dikkat eksikliği ve hiperaktivite bozukluğu (DEHB) ve otizmi kapsıyor.

Araştırma ekibi ilk olarak bir “hiper beyin / hiper vücut entegrasyon teorisi” geliştiriyor; buna göre daha yüksek bilişsel yeteneklere sahip insanların çevrelerine daha fazla duygusal ve davranışsal tepki verdikleri öne sürülüyor. Bu insanların artan farkındalıklarından dolayı, yüksek IQ’ya sahip bireyler tipik bir hiperaktif merkezi sinir semptomları gösteriyorlar. Araştırma için yüksek zekâ özelliği taşıyan bir grup insan ile anket yapılıyor. Her birey, düşük ruh hali ve anksiyete bozuklukları gibi hem teşhis edilmiş hem de şüphelenilen psikolojik hastalıklar hem de gıda alerjisi, astım gibi fizyolojik hastalıklarla ilgili deneyimlerini bildiriyorlar.

Araştırmacılar daha sonra bu verileri alıyor ve her hastalık için istatistiksel bir ortalama ile karşılaştırıyorlar. Sonuçlar tıpkı ekibin beklediği gibi çıkıyor ve tezlerini destekliyor: Yüksek IQ’ya sahip olan insanların, önemli ölçüde daha yüksek psikolojik bozukluklara sahip olduğu gözlemleniyor. Örneğin, ABD nüfusunun %10’undan fazlasına bir çeşit anksiyete teşhisi konulurken bu kişilerin %20’sine anksiyete teşhisi konuluyor.

Daha yüksek bir IQ’ya sahip olmak genel olarak imrenilecek bir durum gibi görülse de yukarı da çalışma bu insanların önemli dezavantajlara sahip olduklarını bizlere gösteriyor çünkü bu bireyler çoğu zaman hayatlarını etkileyen birçok rahatsızlıkla başa çıkmaya çalışıyorlar. İş yaşamında ve okulda çok başarılı olan her zaman imrenilerek bakılan zekâ seviyesi yüksek insanların önemli bir kısmının duygusal ve fiziksel olarak acı çektiği araştırma neticesinde ortaya çıkmış oluyor.

Peki zeki insanların daha çok psikolojik rahatsızlığa sahip oluşu neden kaynaklanıyor olabilir?

Zeki insanların kaygı bozukluğu rahatsızlığını daha çok yaşamalarının sebebi olayları ve durumları çok derin düşünerek endişeli bir ruh haline kendilerini sürüklemeleri olabilir. Örneğin çok zeki kişi, yönetici tarafından gelen olumsuz bir geri bildirim üzerine çok uzun süre düşünerek olayı detaylıca yorumlayabilir. Böylece derin düşünceler yüksek zekaya sahip bireyleri anksiyeteye sürükleyebilir.

Yüksek IQ’lu insanlar çoğu zaman sosyal açıdan da daha izole bir yaşam sürerler. Bu yalnızlık durumu da olayı kaygı ve depresyona sürükleyebilir. Araştırmanın da gösterdiği gibi hiperaktivite de yüksek IQ’lu insanlarda çok sık görülebiliyor. Bu insanlardaki farkındalık seviyesinin de yüksek olması sebebiyle çevreden gelen uyarıcılara tepki vermeye daha eğilimli olurlar ve dolayısıyla hiper beyin/ hiper vücut gibi bir durum söz konusu olabilir.