Anaokulu kavramını ortaya çıkaran Alman eğitimci Friedrich Froebel, oyunun çocuklara kendilerini özgür ve gerçek bir şekilde ifade edebilme şansını sağladığı için gelişimlerinde büyük bir rolü olduğunu vurgulamıştır. Birçok kişi tarafından bilinir ki oyun odaklı bir öğrenme hem eğitici hem eğlenceli bir yöntemdir. Oyun odaklı bir gelişim yaklaşımını benimsemek çocuklara en etkili ve en verimli yolu sunmak anlamına gelebilir.

Oyun; çocukların keşfetme, hayal etme ve karar verme konusundaki yeteneklerini gösterebildikleri bir etkinliktir. Oyun genellikle “çocuk işi” olarak tanımlansa da yerine göre herkes için son derece eğlence bir hale gelebilir. Çocukların oynadığı oyun türü ve amaçları, bebeklikten ergenliğe kadar tüm süreç boyunca değişiklik gösterir. Bir ebeveyn olarak, çocuklarınızı oyun oynamaya teşvik etmenize çoğu zaman gerek kalmadığının farkındasınızdır. Bunun nedeni, çocukların doğal bir oyun dürtüsüne sahip olmasıdır ve bu da dış ödüller olmadan sürdürülebileceği anlamına gelir.

Oyunun Bilişsel Faydaları

Oyun, bebek ve çocuklarda sağlıklı gelişimi ve eleştirel düşünme becerilerini destekler. Belleği güçlendirir, çocukların sebep-sonuç ilişkisi kurmasına yardımcı olur ve bunun yanı sıra çocukların dünyadaki rollerini ve kim olduklarını keşfetmelerine de olanak sağlar.

Küçük çocuklar oyun yoluyla bazı durumların nasıl birbirini takip ettiğini fark eder. Oyunlar sayesinde çocuklar, duygularını kullanmaya başlarlar ve keşfetmeyi, merak duymayı öğrenirler. Bu beceriler çocuklarda entelektüel gelişimin ve bilişsel işlemenin temelini oluşturur.

Oyun ayrıca çocuklara rol yapma, yaratma ve hayal etme konusunda da ilham verir. Yaratıcı, açık uçlu oyunlar; çocukların kavramsallaştırmasına, beyin fırtınası yapmasına ve eleştirel düşünme becerilerini kullanmasına yardımcı olur.

Çocuğun hayal gücünün gelişmesine yardımcı olan oyunlar çok yönlü düşünebilme, dış dünyayı daha kolay algılama ve farklı durumlarda yaratıcı çözümler üretebilme gibi becerilerin gelişimine destek olur. Hayal gücü, aynı zamanda merak duygusunu da besler. Böylece çocuklar yeni bir şeyler yaratmaya daha yatkın olur.

Oyunun Fiziksel Faydaları

Fiziksel olarak oyun, çocuklara birkaç yönden, yani ince ve kaba motor becerilerinin gelişimine katkı sağlar. Lisanslı psikoterapist ve program koordinatörü Marya Mendez, “Oyun, hareketi ve mekânsal ilişkilerin anlaşılmasını teşvik eder, motor planlama becerilerini geliştirir, denge ve el becerisini destekleyerek motor gelişimine fayda sağlar” der. Aynı zamanda enerji, dayanıklılık, esneklik ve beden farkındalığı gibi kaba motor becerilerini de destekler.”

Fiziksel oyun örnekleri arasında koşma, atlama, yüzme, blok inşa etme, dans etme, bisiklete binme ve ağaçlara tırmanma, ip atlama, saklambaç gibi oyunlar sayılabilir. Kan dolaşımını hızlandıran bu oyunlar dokulara daha çok besin taşınmasına yardımcı olur.

Oyunun Sosyal Faydaları

Oyunlar aynı zamanda sosyal gelişim için de önemlidir çünkü çocukların başkalarıyla nasıl etkileşim kuracaklarını öğrenmelerine yardımcı olur. 3-6 yaşları arasındaki çocukların çevreye dair yargıları henüz tam olgunlaşmadığı için toplum kurallarını, başka insanlarla etkileşime girmeyi onlara öğüt verir gibi anlatmak pek efektif olmayabilir. Oyun yoluyla çocuklar, sosyal beklentiler ve kurallar hakkında bir anlayış geliştirir.

Çocuklar oyunlar sayesinde düşünce ve duygularını paylaşmak, dinlemek ve uzlaşmak için fırsatlar bulurlar. Örneğin çocukların rol yaptıkları oyunlarda “mış” gibi davranmaları onların toplum yaşantısını benimsemelerine yardımcı olur. Sosyal becerilerini geliştirerek duygusal anlamda gelişirler.

Oyunun Duygusal Faydaları

Oyun çocukların duygularını anlamalarına ve işlemelerine yardımcı olur. Çocuklar duygularını ve yeni kavramları oyun yoluyla işlerler. Örneğin bir çocuk bir oyunu kaybettiğinde üzüntü, öfke ve keder yaşayabilir. Yenilme duygusunun onda yol açtığı birtakım olumsuz duygular ile baş etmeyi öğrenen çocuk, duygu yönetimine erken yaşta başlamış olur.

Oyun oynamak aynı zamanda güven oluşturmaya yardımcı olur ve kimliklerinin, özgüvenlerinin gelişmesini sağlar. Son olarak oyun, çocukların güçlü, sağlıklı ve bağımsız bireyler olmasına yardımcı olur. Aynı zamanda duygusal olarak gelişmelerine yardımcı olur ve stresi azaltır.

Oyun oynamamanın çocuklar üzerinde birtakım olumsuz etkileri olabilir. Yapılan bazı araştırmalar, çocukların dışarıda oyun oynama fırsatı bulamadıklarında dikkat sorunları yaşadığını ve davranışlarında birtakım bozukluklar görüldüğünü gösteriyor.

Oyun oynamayan ya da bu fırsatı bulamayan çocukların ilerleyen dönemlerde yaratıcılıklarını ya da hayal güçlerini geliştirmek için bir şans olmayabilir çünkü hayal gücü çocuk yaşlarda çok daha kolay geliştirilen bir beceridir. Yaratıcılığımız, yaşımız ilerledikçe körelme eğilimi gösterir. Dolayısıyla bir kişinin çocukluk dönemindeki oyun eksikliği, onun sosyal ve duygusal gelişimini de engelleyebilir.

Çocuklarda Parmak Emme Alışkanlığı” başlıklı blog yazımıza gidebilir ya da Öğren kategorisine geri dönebilirsiniz.